Mehmet Teoman etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Mehmet Teoman etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

20 Şubat 2021 Cumartesi

eski defterler

 

kaç şehir temel attı aramıza, kaç harf
kaç uzaklık soluyorum, kaç sokak
hangi balkon düşleri geçiyor yanımızdan
hangi kelimeleri sakladın yanan şehirden kalan...

ben tarihleri ezberliyorum, yanıldığım çok
çocuk taşıyan yüreğimi benimki sanıyordum
serçe telaşını senden almışım şehirler önce
sarıldıklarımı hâlâ hece hece saklıyorum böyle

coğrafya mesafedir, zamandır, telli turnadır
sırdır... şüphedir... karanlık balkonda dolu kül tablasıdır
yalnızlığın tarifidir, acıdan aldığım pay... say babam say...
ayrılık, yarısı incinmiş koca bir şehir... 

aklım kaçsaydı daha iyiydi, belki bilmezdim incindiğini
içer geçerdim kendi adımlarımı, açmazdım eski defterleri
uyur kalırdım harflerin arkasından bakarken
söylesene hayal kaç harfli bir şehir

çok şair ezberledim, çok düş, çok uluslu hüzünler 
kısa hayatta kuş uçurdular, aşktan geriye bir şeyler bıraktılar
çünkü aşk çoktu, şairler deliydi, sanki ben
sen delirmediğin için delirdim. şimdi...
başka kendimi bağışlamak ağır geliyor...

Can Adalı

Fotoğraf: Mehmet Teoman

  


22 Ağustos 2016 Pazartesi

Göğe Bakma Durağı

İkimiz birden sevinebiliriz göğe bakalım
Şu kaçamak ışıklardan şu şeker kamışlarından
Bebe dişlerinden güneşlerden yaban otlarından
Durmadan harcadığım şu gözlerimi al kurtar
Şu aranıp duran korkak ellerimi tut
Bu evleri atla bu evleri de bunları  da
Göğe bakalım 

Falanca durağa şimdi geliriz göğe bakalım
İnecek var deriz otobüs durur ineriz
Bu karanlık böyle iyi afferin Tanrıya
Herkes uyusun iyi oluyor hoşlanıyorum
Hırsızlar polisler açlar toklar uyusun
Herkes uyusun bir seni uyutmam birde ben uyumam
Herkes yokken biz oluruz biz uyumayalım
Nasıl olsa sarhoşuz nasıl olsa öpüşürüz sokaklarda
Beni bırak göğe bakalım

Senin bu ellerinde ne var bilmiyorum göğe bakalım
Tuttukça güçleniyorum kalabalık oluyorum
Bu senin eski zaman gözlerin yalnız gibi ağaçlar gibi 
Sularım ısınsın diye bakıyorum ısınıyor
Seni aldım bu sunturlu yere getirdim
Sayısız penceren vardı bir bir kapattım
Bana dönesin diye bir bir kapattım
Şimdi otobüs gelir biner gideriz
Dönmeyeceğimiz bir yer beğen başka türlüsü güç
Bir ellerin bir ellerim yeter belliyelim yetsin
Seni aldım bana ayırdım durma kendini hatırlat
Durma kendini hatırlat 
Durma göğe bakalım 

Turgut Uyar

Fotoğraf : Mehmet Teoman






3 Temmuz 2015 Cuma

Yalınayak Şiirdir

1.Biz tüzüklerle çarpışarak büyüdük kardeşim

Emrazı Zühreviye Hastanesi'ne kapatıldı anamız
Adıyla çalışan ermiş Sirkeci kadınlarındandır

Şeker atar hâlâ mazgallardan Cankurtaran'da
Acı Bacı'nın acı bilmez uçurtma çocuklarına

Yıl sonu müsamerelerine kimler çıkarılmaz?

2.Velhasıl onlar vurdu biz büyüdük kardeşim

Babamız dövüldü güllabici odunlarla tımarhanede
Acaba halk nedir diye düşünür arada işittiği

Dudullu'dan tâ Salacak'a koşarak alkışlayalım
Fazla babalarıyla dondurma yiyen çocukları

Hangi çocukların neye imrenmesi yalınayak şiirdir?

Ece Ayhan

Fotoğraf: Mehmet Teoman


İzleyiciler