23 Ağustos 2012 Perşembe

27 Temmuz 2012 Cuma

hangisi


kadın mı ağladı
adam mı kadının içinden

kadın mı öptü tanımsızlığı
adam mı emdi anlamsız

kadın mı aktı lav gibi
adam mı kurcaladı yanardağı

kadın mı nakışladı ormanı
adam mı düşürdü son yaprağını

kadın mı taşıdı kıvılcımı
adam mı göverdi sil baştan

kadın mı koktu durmadan
adam mı suladı gül ağacını

kadın mı açtı kuyularını
adam mı zorladı çıkrıkları

kadın mı törpüledi geceyi
adam mı kesti korkudan

kadın mı sürdürdü ağlamayı
adam mı kadının içinden


Aziz Kemal Hızıroğlu
Fotoğraf : Ara Güler

25 Temmuz 2012 Çarşamba

Çakıl


Seni düşünürken
Bir çakıl taşı ısınır içimde
Bir kuş gelir yüreğimin ucuna konar
Bir gelincik açılır ansızın
Bir gelincik sinsi sinsi kanar


Seni düşünürken
Bir erik ağacı tepeden tırnağa donanır
Deliler gibi dönmeğe başlar
Döndükçe yumak yumak çözülür
Çözüldükçe ufalır küçülür
Çekirdeği henüz süt bağlamış
Masmavi bir erik kesilir ağzımda
Dokundukça yanar dudaklarım

Seni düşünürken
Bir çakıl taşı ısınır içimde.


Bedri Rahmi Eyüboğlu

10 Temmuz 2012 Salı

"Akıllı olan, sohbet sırasında ne hakkında konuştuğundan ziyade kiminle konuştuğunu düşünerek hareket edecektir. Bunu yaptığı takdirde sonradan pişman olacağı hiçbir şey söylemeyeceğinden emindir. Karşımızdakinin yalnızca kendi budalalığımız, kusurumuz ve kötülüğümüz olduğunu akıldan çıkarmayarak her insan budalalığına, kusuruna ve kötülüğüne hoşgörülü bir şekilde yaklaşmalıyız." 

Arthur Schopenhauer

20 Haziran 2012 Çarşamba


gurur övgü' sünce haklı çıkarılmazsa, öfkeyle dik durmaya çalışır..

hüseyin murat çinkılıç - dağın ayakları

6 Haziran 2012 Çarşamba

Dost

Bir gece habersiz bize gel
Merdivenler gıcırdamasın
Öyle yorgunum ki hiç sorma
Sen halimden anlarsın
Sabahlara kadar oturup konuşalım
Kimse duymasın
Mavi bir gökyüzümüz olsun
Kanatlarımız dokunarak uçalım

İnsanlardan buz gibi soğudum
İşte yalnız sen varsın
Öyle halsizim ki hiç sorma
Anlarsın.

Cahit Külebi
(Remedios Varo,  Fotoğraf: Kati Horna)

1 Haziran 2012 Cuma

Deli Kızın Aşk Şarkısı


Bütün dünya ölüme düşer kapattığımda gözlerimi;

Açarım gözkapaklarımı ve doğar herşey yeniden.
(Sanıyorum kafamdan uydurdum seni.)

Yıldızlar vals yaparlar, kırmızı ve mavi,
Ve keyfi bir siyahlık dörtnal peşinden:
Bütün dünya ölüme düşer kapattığımda gözlerimi.

Düşledim büyüyle beni yatağa çektiğini
Ve çılgınca öptüğünü, delice şarkı söylediğini.
(Sanıyorum kafamdan uydurdum seni.)

Devrilir gökten Tanrı, solar cehennem ateşleri:
Melek ve Şeytan’ın adamları çeker giderken:
Bütün dünya ölüme düşer kapattığımda gözlerimi.

Hayal ettim söylediğin yoldan döneceğini,
Fakat yaşlandım, artık unuttum ismini.
(Sanıyorum kafamdan uydurdum seni.)

Bir fırtına kuşunu sevmeliydim seveceğime seni;
Hiç değilse baharda göğü şenlendirir gelirdi.
Bütün dünya ölüme düşer kapattığımda gözlerimi.
(Sanıyorum kafamdan uydurdum seni.)

Sylvia Plath (1932-1963, ABD)
Çeviren: İsmail Haydar Aksoy

evrimimi tamamladım sokaklarda / tozdum; tozlandım / doldum; dolandım
lakin ne zaman boşlukta yürümek istesem / yıldızlara takıldım...



hüseyin murat çinkılıç

24 Mayıs 2012 Perşembe

Konfor duygularınızın önüne geçiyorsa asansörü olmayan dostlarınızı ziyaret etmeyin; zira ihanet (daha) merdivenin ilk basamağını gölgeler...


(Hüseyin Murat Çinkılıç - Yol Ağzı)

18 Nisan 2012 Çarşamba


'kuşların dönüşüne bakmalı en iyisi 
çok yükseklerden düşüyor bu yağmur 
ve senin içine kapatıyor beni 
senin içine senden uzağa
başka acılara karışmış bir yol gibi' 

Hilda Doolittle / 1886-1961

20 Şubat 2012 Pazartesi


İnsan en çok sabahları arar sevdiği kadını

diyor birisi, katılıyorum o sabahlara
öğleler kaba yaşanır, kalındır
akşamüstleri ince hüzünlü
çiçekler alınıp verilebilir
sabahtır yalnızlık
nasıl sabah nasıl yalnızlık
ve şiirsel hiçbir yanı yok sanılır
var mıdır, vardır
vardır, ama çiçeklerle değil
kendi başına
zımpara taşı gibi acımasız

Ne aklıma gelse bir bakıyorum unutmuşum
tren penceresinden bir tarla
eskiyip atılmış bir gömlek, hiç unutmam

Hiç unutmam, hiç unutmam, hiç unutmam
diyor birisi yineliyorum
hiç unutmam, hiç unutmam, hiç unutmam, hiç unutmayın
insan nasıl direnir başka
hiç unutma

Bir zamanlar Kars’ta bir otel odasında
bir gezgin kokucunun bana verdiği
bir alüminyum şişeyi unutmuyorum

ölümü geciktirmek sonsuzluğu kısaltmaz
diyor birisi, evet ama
hayatı uzatır sanki

sanki ama ne adına
hayatın kendisi adına
sonsuz bir törenle susuyorum
sonsuz dirim için, o sonsuz adama
sonra duyguya, ele benzer şeyler giriyor hayatıma
el midir duygu mudur
evet bazı kişiler kararsız ama
benim seçmediğim sanılır hayatımda

el altından el ilanı dağıtıyor
birisi,almıyorum Allah aşkına
alamam, neden alamam
biliyorum hiçbir şey yapamam tek başıma
biliyorum beni kendi başıma sanan birisi
durmadan hata yapıyor
serçeye, kumruya, öküze sormadan

insanın kendi seçtiği toprak
doğrusu,toprağın kendi seçtiği insan
dirimin geleceğini doğruluyor durmadan

-her şeyden biraz kalır-
diyor birileri, çoğulluk haklılıktır.
kavanozda biraz kahve,
kutuda biraz ekmek,
insanda biraz acı.
insanda biraz mutluluk
ama en geçerli söz
insan en çok sabahları arar sevdiği kadını
Türkiye’de ve dünyada…

Turgut Uyar - (Kayayı Delen İncir)
Fotoğraf: Murat Üstün

İzleyiciler