Öteki Yayınevi etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Öteki Yayınevi etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

3 Aralık 2024 Salı

İyi Davranmıyorsun Kendine

İyi davranmıyorsun kendine
Sütünü içiyorsun, tıraş oluyorsun ama
Gözlerin yaban kuşların gözleri
Kim taktıysa zabit gülümsemesini
Onla yetiniyorsun içtenlik niyetine
Çok yakından, o derin mesafeden
Kimse soramıyor neyin var diye
Işığı söndürdüğünde imlasız bir ses
İyi davranmıyorsun kendine.

Ne zaman görsem seni, senle ilgili
Bir hışımla geçiyorsun kuşların yemlendiği meydandan
Ardında kanat izleri, tüy döküntüleri
Bir gece yarısı gitmiştin, kilit dilinin usulca dönüşünü
O gün galiba, üstünden düşen düğmenin sesini
Parmağına doladığın saçlarının iniltisini bıraktın
Ve şehre gizledin kendini
Şimdi şehrin burçları ürkütüyor
Balkonlar ürkütüyor
Sokak lambaları gözüne batıyor
Sessizliğin uçurum kıyısı
Rüzgârın titriyor
Ne çok isterdim sesimle dokunabilmeyi.

İyi bakmıyorsun kendine
Gözlerin çırağan yangını, kulağın bulvar
Sigaran cayır cayır her nefesinde
Sesin Kerbela kavruğu
Ellerin Kız Kulesi'nin sandalı sanki
Masum, titrek, kederli
Bir yaprak düşse, ezer geçer üstüne
Kalbini okşamaya gücü kalmaz
Kalp, yalnızca kalp kibardır, söylemez ama
İlk toza karışan o olabilir.

İyi davranmıyorsun kendine
Yalana da alıştın, kekeme
Uğultun yeraltından geliyor
Üstünde paslı rayların izi
Kimse duymaz ki silah sesini.

Mahmut Temizyürek, İz ve Rüya, Öteki Yayınevi, S.45-46

22 Ekim 2024 Salı

Anaforun Tarihi

I.

İlkin her şeye çocuklar
rüzgârı taşlamakla başladılar
sonra
kardan adama âşık oldular
sıcak
aşkı tavlayan ve tohumlayandı
tohumları karıştıran deli rüzgâr

II.

Hayatın beş mevsimi olsaydı
buzları kırmakla bitmezdi her şey
ama deriyi yüzmekle biterdi
insan yalnızca deriden olsaydı

III.

bu bir gizdi, önce Nesimî bildi
karşı koyanlarsa tırtıllardı.

IV.

Bir tırtıl
kuyruğuna dokun yürür
antenine dokun yön değiştirir
Kuzgundur bazen, herkes her zaman
karatavuk değildir.

V.

Ben kendimi başkaldırıp kazanırsam benimdir
Buysa kül rengi bir ırmakta sûretini aramaktır.

VI.

Arayış süvarisini soran bir yağız attır.

VII.

İnsan yoğunlaşır huyunun akışına,
Nergis duru durgun su arar.

VIII.

Her aşk bir öncekinin tamamlanmış resmidir
bir sonrakinin parçalanmış tablosu
Mabedimsin, mabudumsun, putumsun
putların taşlanmaya yakın ismidir.

IX.

Anaforun tarihi öyle yazar/ki insan
attığı taşlardan yeni put yapar
Her cennet kovulmak kapısıyla kapanır/ve insan
yeni bir cennet arayan tek hayvandır.

Mahmut Temizyürek, İz ve Rüya, Öteki Yayınevi, S.7-9


1 Şubat 2024 Perşembe

anılar tarafsız değildir

bensem kapının önündeki, bir bir yüzüme vururum
korkmam yakamdaki akrebi ürkütmekten

mahallemizde çıkan yangın gibiydim, söndürülmekte hep gecikilmiş
ne rüzgar vardı ne de ahşaptı evleri, zevkle seyredildim böylece
herkesten saklamakla övündüğüm yaramı da ben açtım ve seyredildim
boynum kimselerin dikkatini çekmemiş, bundan çekinmiyorum
dağlara düşmedi gölgem, kabul, avluların tarihinde adım yok
ama şehre de uymadı iklimim, karkuyusunda benim için her mevsim
kepenk kapattırdığım günün bilsem de yenilgimin provası olduğunu
kaldıramıyorum kılıcını saklayan zabit gibi çarşıdan geçmeyi

    fail, meçhul, maktül ve mağdurum
bir yarım kanıma girer, her sabah omuzlarıma bir yıldız eklerdim
bir yarımı kan tutar, cephe gerisini gezerdim her tatbikat sonrası
ya saraydaydım hil'at töreninin bedeli boğazıma yapışan ellerdi
ya da aztekdim, başımdaki ta'coldu kurban edilişimin ödülü
    sormadım yine de: ya benim günüm kaç yıl oldu

bu defter 'yen içindeki her kolu kırma mevsimi'nde açıldı
şimdi bir itfaiye erinin zimmetinde ve yangından tek kurtarılmış
bilsin cümle alem, savcılık ifademde de var, elyazım benimdir
bir kaç yıldır cübbesini ve kalbini çekiştirip duran birinin
vaktim olmadı sayfa kenarlarını süslemeye, bir buna yanarım

bensem saat kulesindeki rüzgar, bir bir yüzüme vururum
    vururum, anılar tarafsız değildir

Akif Kurtuluş, Tören Provası, S.9-10 Öteki Yayınevi, 1987 

Kitap Kapak Resmi: Pieter Brueghel


15 Şubat 2009 Pazar

Güller

                                                                   İskender Savaşır'a

Mum sönerken parlar, insan yanarken
Gül çürürken yayılır koku
Herkes zamansızdır, ya biraz geç, ya biraz erken
Mezarıdır ipek böceğinin doku.

Mahmut Temizyürek, İz ve Rüya, Öteki Yayınevi, S.55




İzleyiciler